BURSA İNKAYA ÇINARI

                                                           BURSA İNKAYA ÇINARI

Bursa Uludağ yolu üzerinde İnkaya köyünde bulunmaktadır.İsmini köyden almaktadır.Bursa nın ve Türkiyenin en yaşlı ağaçlarından biridir.Osmanlının ilk kurulduğu zamanlardan günümüze ulaşmıştır.Bu ulu çınarı görmek için ülkemizden ve yurtdışından çok sayıda insan ziyaret etmektedir.Çınarın boyu yaklaşık 35,40 metre arasındadır.Gözünüzde 13,14 katlı bir apartman hayal edin.Gövdesi yaklaşık 10 metre civarında.7,8 kişi elele tutuşup çınarın gövdesinde resim çekiniyor.Gövdesi bir dönümlük alanı kaplıyor.Çınarın altında çay bahçesi,resturant ve otopark bu alan içerisinde.

Bursada çınar deyince akla İnkaya gelir. Yazın serinlemek temiz hava almak için bursanın kalabalığından kaçacağınız yer.Bir demlik çay dostlarla hoş sohbet yada mevsim meyvalarından yapılmış üstünde bal ve ceviz dökülmüş meyva tabağı…

Meğer kavrukluğumuzmuş tırmanan 
kırbacında ağustos yangınının 
kaldık kollarında kıskıvrak 
kocaman cüssesiyle inkaya çınarı'nın 
bir anne şefkatine takılarak 
dingin bir serinlikti kapıyı açan 

ah dibinde yeşeresi geliyor insanın 
sulardan sulara çağıldayarak 
say ki ömrümüz kurtulmuş koşumlarından 
ömrümüz: o huysuz kısrak... 

Ahmet Günbaş

BURSA GÖLYAZI KÖYÜ

Bursanın Nilüfer ilçesine bağlı Ulubat gölü kıyısında bulunan bir köydür.Bursa İzmir karayolu üzerinden ulaşılır.Küçücük bir gölyazı tabelası var aman kaçırmayın.Eski rum köyüdür.Köyün girişinde bir kilise var.Nilüfer belediyesi tarafından restorasyonu yapılmış.Biraz ilerleyince köyün merkezinde kocaman bir çınar var.Ağlayan çınar hüzünlü bir aşk hikayesi var.Bazı zamanlarda bu çınarın kan ağladığıda rivayet ediliyor.Köküne tahtadan bir merdiven dayamışlar içine bakınca hayranlık duyuyorsunuz.Çınarda bu şiir yazıyor.
TARİHİN VERDİĞİ YORGUNLUKLA, YAN YATMIŞ ULU BİR ÇINAR.
LAKİN YAŞAMAKTAN UMUDUNU KESMEMİŞ, UZANMIŞ ÖYLESİNE
BAĞRI YANIK, YAPRAKLARI HÜZÜN, İÇİ KAN AĞLARCASINA
SAVAŞLARA, ACILARA, KARA SEVDALARA, TERCÜMAN OLURCASINA
ARDINDA, SEVGİ BAHÇESİ AÇAMAYAN GONCA BİR GÜL
ÖNÜNDE, OLUK OLUK GÖZ YAŞLARININ ESERİ, KOCA BİR GÖL
MEHMET OKUTAN

750 yaşında olduğu tahmin ediliyor.Çınar ağacının muhteşem gölgesinde göle karşı çay içmeden gelmeyin.

Yola devam ettiğinizde diğer adaya bağlanan bir köprüden geçiyorsunuz.Bu köprüde bir resminiz mutlaka olmalı.Gözleme yapan köylü kadınlarla selamlaşıyorsunuz.Hemen sizi davet ediyorlar.Patlıcanlı gözleme tavsiyemdir.Mutlaka denemelisiniz.Köyde sandal turu yapmadan geri dönmeyin.20 lira verip muhteşem gün batımını ve tarihi surları görüyorsunuz.70 yaşındaki dedenin o sandalı tek başına indirip kullanmasıda beni mest etti.Ayrıca köyde tarihi bir hamam var eğer kışın gölyazına gitmişseniz soba sıcaklığı muhteşem atmosfer ve tarih bu hamam kafeye uğrayın.
Köyün geçim kaynağı balıkçılık.Bizde giderken bir turna balığı aldık.Tanesi 10 tl.Kılçıklarıyla birlikte balığımızı temizlediler.Evde una bulayıp bol yağda kızartın.Bu nefis tad damağınızda kalacak.Köyde yumarta,ekmek,yöresel ürünlerde bulabilirsiniz.Fotoğraf çekmeyi seviyorsanız doğa aşığı biriyseniz buraya ikinci defa da geleceksiniz..